Garibin mezarı
Ben ölürsem, beni garip sansınlar,
Bir garibin, tam yanına koysunlar, Mezar taşım, olsun taştan ağaçtan, Gelen giden kimdir diye sorsunlar. Mezar yerim dar olmasın, kazınca, Geniş olsun, rahat olmam yatınca, Hiçbir kimsem, ağlamasın başımda, Kara toprak, yorgan döşek olunca. Toprak örtün bolca, bolca üstüme, Garip yazın, taş tahtadan büstüme, Kara toprak bu kim desin yatarken, Gelmez olsun, hiçbir kimse üstüme, Yılan çıyan dostum olsun yerimde, Yaram olsun, çürük olsun derimde, Siz, siz olun gül falan’ da dikmeyin, Gül yerine, toz taş olsun üstümde. Çoluk çocuk, hiç bilmesin yerimi, Bir gün melek, sorar benim halimi, Görev almış mavi melek duydum ki, Hazan günü, bekler durur ölmemi. Ben garibim, geniş olsun mezarım, Ben derdimi sayfa, sayfa yazarım, Sıcak demem soğuk demem mezarda, Siz gezerken ben yan gelir yatarım. A.Yüksel Şanlı er 28 Temmuz 2011-07-28 Antalya |