BİR MADENCİ ÇOCUĞUNUN HİKAYESİ
Kapı eşinde, bir çocuk bekler babasını
Az sonra babası gelecektir. Yer Altından Bilemez ki babası, sağ mı çıkacak ölümü Gene de bekler, babalar babasını Yüreği yanıktır. Madenci çocuğunun Sevdalıdır. Bir ceylana, bir güvercine Açacaktır. Yüreğini, gelecek babasına Utansa da sıkılsa da sırrını söyleyecektir. Gelecek babasına Kapı eşiğinde, saniyeler geçmemektedir. Madenci çocuğu sabırsızlanmaktadır Çünkü; az sonra babalar babası gelecek Kalbine sığmayan o, sırrını açıklayacaktır Gözü yaşlı, yorgunluktan düşecek bir çocuk, görünür Madenci çocuğu, merak eder gözü yaşlı ve yorgun çocuğu Göz yaşları sel olmuş çocuk, kendisine seslenmektedir Madenci çocuğu, yıkıldığın gündür bugün Madenci çocuğu, anlayamamıştır bu feryadı Anlam verememiştir. Bu seslenişe Nerden bilsin. Babalar babasının, madenci direğini yerleştirirken Tavanın çöküp babasının altında kaldığını Gözü yaşlı çocuk, seslenmektedir. Baban baban diye Kolu kanadı kırılır. Madenci çocuğunun Yoksam babama bir şey mi oldu deyip, dizlerinin üstüne çöker Çocuk yanına geldiğinde o, hazin durumu anlatır. Madenci çocuğu, kolu kanadı kırılmış bir yetimdir artık Bir ceylana sevdalandığını, bir güvercini sevdiğini söyleyemeyecektir. Madenci çocuğu, karalar bağlıyarak sevdasını kalbine gömer Artık sevmeyecektir bir ceylanı bir güvercini çünkü sırdaşı gitmiştir. |