BU ŞEHRİN TELAŞI...
Güneş usul usul yerini geceye bırakırken,
Yine bir telaş başlıyor bu şehirde. Oturup başlıyorum seyre.. Ak pak bey amca ağır ağır ilerliyor,yılların verdiği yorgunluk ile. Bir baba hızlıca yürüyor eve ekmek götürmenin derdinde. karşıdaki evin hanımı bağırıyor’çocuklar haydi eve’. Küçük kız diretiyor’ biraz daha oynayalım anne’...çocuk işte... Dedim ya herkezin telaşı kendine yetiyor bu şehirde. Bir uzun düğün konvoyu geçiyor Hani şarkıdaki gibi gelin olmuş gidiyor. Huzur veren bir ses ile akşam ezanı okunuyor. Mahallenin büyükleri hızlıca namaza yetişiyor. İşte böyle, bu şehrin telaşı sürüp gidiyor. Bir ambulans sireni kulaklarımda çınlarken, büyük bir uçak gözlerimin önünden hızla kayboluyor. Şehir geceye teslim olup sessizliğe bürünürken, sadece evlerin ışıkları yanıp sönüyor. Nice hayatları barındırır o evler,kimse bilmiyor. Tam da gökteki yıldızları seyre dalacakken, alt komşunun sesi geliyor ’kız ayşe al şu böreği karşıya götür’ diyor. Yani bu şehrin telaşı bitmiyor...bitmiyor... |