BİLMEZLER
Bizde siyaseti, beylik sayanlar
O tahta çıkınca, inmek bilmezler Gelipte senden bir oy istiyenler Meclise girince, gitmek bilmezler Koltuga oturan, çarpmaya başlar Kim! önüne çıksa, gücüyle haşlar Anan, baban ölse, aksa da yaşlar Birazcık yardımı, etmek bilmezler Koruma altında, her bir akraba Bindiği son model, zırhlı araba Bölgesi değilse, bir köy kasaba Gariban üstünü, örtmek bilmezler Verimli köşeler, bir bir tutulur Vatandaş, bir kelle, gibi ütülür Göstermeden gizli, gizli yutulur Usulüne uygun, yutmak bilmezler Her bir ihaleye, hemen dalarlar Bal tutanlar gibi, parmak yalarlar Çabuk zengin olur, nam ün salarlar Verdikleri sözü, tutmak bilmezler Cebe indirirler, ta gökten ayı Dar ederler sana, bana dünyayı Topladıgı güçten, kurar sarayı İçinde doğruca, yatmak bilmezler Veririz, veririz, cepleri dolmaz Hazineden yerler, bizlere kalmaz Bu halkın halini, soranlar olmaz Koyunu kuzuyu, gütmek bilmezler Çalanlar götürdü, dönen olmadı Nedense kanunlar, suçlu bulmadı Bu ülkede, hiçmi dürüst kalmadı Bir kanuna imza, atmak bilmezler Dürüst olanlara, benim sözüm yok Her gelen sapladı bir kazık bir ok Hiç bir aç sorulmaz, kendileri tok Bir ocağı yakıp, tütmek bilmezler Necati KEÇELİ ADANA |