10.Oda:

Sen mi bana kırıldın, ben mi sana
Kırılmak dediysem
Herkesin bildiği dilden değil ama;
Dayanılmazlığına arzunun
Odağında gözlerinin
Güneşin kırılmasıydı bu
Çekik gözlü, minyon yüzlü güzel
Gözün gözle vurulmasıydı bu…


Yaz ortası; Simena antik kenti
Kıyıda bir balıkçı lokantası
Öğle vakti; günün en sıcak saati
Sıcaktan değil; çaresizlik/tendi
Bir bakışta baygın düştü gözlerin
Nereye gittimse takip ettin beni…


Tanrım; olur da bu kadar mı olur?
Ne ise sofradaki balığın akibeti
O oldu ikimizin mağfireti,
Ağsız, oltasız kaktın sofradan
Balığı bıraktın, dudaklarımı yedin;
Volkan ağzına denizin akması bu
Aşkın yüreği bir bakışla eritip,
Ateşin su yüzüne çıkması bu…


Bir açılıp, kapandı ya ağız ve dil
Gayrı açık gitmez gözlerin,
Zaman ana sığar; an zamana değil!
Böyle zamanlar var; dayanılmaz aşka
Desek bizi kim anlar ikimizden başka;
Hırçın eser aşk rüzgârı Simena’da
Aşk deyince; o bakış her mânâda…


Şaban AKTAŞ
04.02.2010