Adı Konacak ŞiirI(Giriş) ’Bekarlık Sultanlıktır’ barında bütün müşteriler yorgun, umarsız ve dul bu akşam.. Bütün içkiler (sek, sulu, susuz, eksik, fazla, buzlu, buzsuz) kabul bu akşam... 2 İlk masadan, ilk yıkılan; söverken kızlarının anasına barın bütün duvarlarına asılmış gibi, kızlarının resmi; gözlerini bırakıp duvarlarda neye düştüğünü ve nereye baktığını bilemedi.. Bir tren geçti barın içinden.. 3 Öbür masadaki bir tabut çıkardı cebinden, tabutun içinden tütün, ve eski bir aşk mektubuna bir sigara sardı, bir kadın düşledi içinden, kibriti olan bir kadın, olsa şimdi, sigarasını yakardı.. Üzüldü büsbütün.. Tutuştu tütün.. 4 Bir başka masadaki hüzün -pardon adam- tırnak aralarında kalmış gündüzleri temizliyordu çatalının ucuyla.. 5 Öteki masada, yalnızca kadehi tutan eli kalmış öteki adam, yerde bulduğu gözlerden birine saati soruyordu.. Vakti bilse ne yapacaktı..? Bilmiyordu.. 6 Öteki masanın yanındaki masadaki adam yoktu bu akşam, masa boştu. Adam öleli, iki yetmişlik olmuştu.. Masada gölgesi adamın ve kadehi -bu yüzden- zil zurna sarhoştu.. Dul kalan ilk gölge ve ilk kadeh.. 7 Hüznün duvarına ölü kelebeklerle çizilen resim, nehrin ortasından çıkılan dağ, ve bodrum katından inilen şehir, ezanı duymamak için açılan müzik, boyacı sandığında açlığını boyayan çocuk, yıllarca önce boğulmuş bir denizci, gün boyu sövülen, geceleri sevilen şiir, sözleri unutulan sözde şiir, birden doluştu bara bir bir.. Ve biraz önce geçen treni kaçıran yolcu.. 8 Ağzına kadar, kusacak kadar dolmuştu bar.. Raftaki içkiler, kalabalıktan bunaldılar. İçlerinden biri, ihbarcıydı.. 9(Çıkış) Siren sesleri ve araba farları -polis bastı barı- Bütün dul taklidi yapanlar tutuklandılar. Yalnızca kadehi tutan eli kalmış adamın talaşlar, elma kabukları ve balık kılçıkları arasında unutulan gözü bir yanıp, bir söndü.. Kapandı bar.. |