Şerefine içiyorum İstanbul
Ah İstanbul, sen ne şehirmişsin be
Yalancı tebessümlerin ardına sığınmış kukla benlikler Sarmış bedenleri haram duygular Ruhlar pis, bakışlar kirli, düşünceler hain Sen yaşanır mısın İstanbul Yoksa sevilirmisin ışıldayan yüzünle Neden bağrına basarsın tüm kirlenmişlikleri Neden yaşatmaktasın karanlıklarda kalmış olanları Köhneliklerin sardığı kirli vucutları Şerefine kaldırıyorum İstanbul Kadehin dibinde bırakmışsın sen aşkları Piç olmuş sevmeler, sevişmeler kahpece Yüzüne güler olmuş tüm karaktersizler hoyratça Şerefsiliğin adı olmuş ilişkiler, dostuklar, selamlar Görünmez bir irin misali ihanet Bir piyes sanki sevmeler sahte Adeta tiyatro sahnesi sokaklar Kancık pusularda sıkıştırılmış aşk Vuranlar kancık... İzleyenler kancık... Şerefine içiyorum İstanbul... 09 Mayıs 2011 Pazartesi, 04:45 |