“DOST MUSUN DÜŞMAN MI? “Deli gönül çekilecek kahrın yok Acep ne olacak hallerin gönül Gölgemin peşinden koşturup durdun Siyaha karıştı alların gönül. Doymadım ömrümün gençlik çağına Dört mevsim kar yağdı senin dağına Çiçekken sam yeli esti bağına Meyveye durmuyor dalların gönül. Garipsin Mevlâ’nın dünya köyünde Şekersin eriyen zaman çayında Bülbülü özlerken bahar ayında Goncayken soluyor güllerin gönül. Ben seni bağlama saz gibi gördüm Dert ortağım bildim bağrıma sardım Kimin gevşettim kimini gerdim Hiç düzen tutmuyor tellerin gönül. Yemin ederim ki kitaba dine Derdimi çıkardın bir iken bine Yokuş mokuş olsa razıyım yine Çıkmaza varıyor yolların gönül. Huzura uzaksın kedere yakın Ne kadar ağırmış meğerse yükün Ömürler bitiyor unutma sakın Bir bir tükeniyor yılların gönül. Benimle didişip kaş çatıyorsun Düşmana gerek yok sen yetiyorsun Hayalle gerçeği bir tutuyorsun Bin bahar yeşermez çöllerin gönül. Bunca yıldır yordun, hala yorarsın Gördüğün her düşü hayra yorarsın Dünyada huzur yok boşa ararsın Gerçeğe uymuyor falların gönül… İsmail GÜL |
yüreğin dert görmesin evt gönül söz anlamaz selamlarımla
AŞIK SELAMİ...