Kimi kaybettiğini anlayacaksın..
Ey gecelerimin cinneti..
Öyle kolay olmayacak gidişin, Daha ilk adımında sendeleyeceksin.. Bir yangın yayılacak parmak uçlarından, Bu şehrin buz tutmuş taş duvarlarına.. Göreceksin, Gezdiğin bütün sokaklarda, Düşlerim takılacak ayağına, Titreyeceksin... Ey hayallerimin kaçağı, Ey gönlümün sustalı bıçağı, İlk darbeyi hatıralar saplayacak sırtına, Bütün şarkılara küseceksin.. Sahipsiz mezarlarda bulacaksın ikimizden arada kalanı.. Ve bir duvar gibi çarpacak yüzüne kimsesizliğin, İrkileceksin.. Ey çığlıklarımın sireni! Ey ömrümün kara treni! Köhne bir istasyonda, Tek kanatlı bir kuş konacak omuzlarına, Kırdığın bir kalbi bırakacak avuçlarına, Şaşıracaksın.. İşte bu son durağı olacak kaprislerinin, Delik deşik bir hasretle düşeceksin kaldırımlara. Ellerin bile el vermeyecek sana, Ayakların çoktan çekip gitmiş olacak, Gözlerin en uzak yıldızlara takılacak, Yıkılacaksın.. Bir sen birde o taş kalbin, Kalacak sokak ortasında, Kadersinse yaşlı bir çöpçünün yorgun ellerinde, Ağlayacaksın.. Belki biraz geç olacak ama, İşte o gün.. Kimi kaybettiğini anlayacaksın.. |
Kimi kaybettiğini anlayacaksın.."
O saatten sonra anlasa ne olur ki? Kırgınlıklar olmuş diz boyu. İçli bir seslenişti. Kutlarım.