İçimdeki yalnızlığım.Sen. Acı sefalet nedir, bilir misin? Dostun oldu mu, sefalet denenden. Nereden bileceksin, sen de benim gibi acı çekmediysen. Sefaleti… Cebinde, mangırın. Bir elin yağda, bir elin balda gezdiysen... Ve altında lüks arabalar, yanında para sevdalısı kızlar, Ora senin, bura senin, Kandırıp, kandırıp sevdiysen, Nereden, bileceksin…. Sen. Acı nedir bilir’ misin? Nereden bileceksin, acı çekmemişsen. Yudum, yudum içmediysen, Ama ben, bilirim. Çünkü acılar yıllarımı gençliğimi çaldı benden.. Ve hala acılarla, kıvranıyorum ben... Yüreğimdeki, yangından, Dağlar taşlar tutuşur anlatsam ve senin taş yüreğin yumuşar, Belki ağlamayı öğrenirsin sen. Ha dur, şimdi sen. Gözyaşı dökmesini de bilmezsindir, Sen gecelerini, uykusuz geçirip düşünceler içinde, Ölümü, istemediysen hissetmediysen... Çünkü sen. Sevdin sevildin en güzelinden, Gününü gün ettin sen... Ben. Yıllardır, acılarımla yaşıyorum. Acılardır, yoldaşım. Hüzünlerse, hem dostum hem arkadaşım. Sen, onların nasıl bir dost olduğunu bilemezsin. Bilemezsin… Ama ben bilirim. Akşamları, kadehlerimizi paylaşırken, Yudum, yudum yıllanmış şarap gibi içerken... Yalnızlığı acıyı. Nedense bir meyhaneci sorar derdimi, Bir tek odur benim dostum, Bir meyhaneci bilir derdimi, birde gecelerin esrarlı sabahı, Ha birde kim bilir, biliyor’ musun arkadaş. İçimdeki, beni kemiren yalnızlığım, Ve bir de, sırlarım… A.Yüksel Şanlı er 07 Nisan 2011 Antalya |
Hüzünle yoğrulmuş dizleri kutluyoruum saygılar.