Cemreler Düşerken
Bilirsin ki
Yüreğimizi kelepçeleyen öz dokunuşların Bakışlarımızdaki kıpkırmızı utangaçların Güzel yurtları yeşertmeyi vaat eden doludizgin nehirlerin Bakir umutların öteki adıdır aşk Aşk Yaldızlanarak alınlardan boşalan emek terlerinin Dudaklardaki bedevi diş izlerine doluşmasıdır belki de. Ey Issız uzaklıklara vuran ışık Kocaman bir dağın geçit açılmak için yarılışına içilen kutsal yemine Tanıklık et Partizan ateşlerini çatmaya koşan iki yüreğin Can şenliğidir çünkü ölümsüzlük Çünkü Bozulmayan mühürler hep Sonsuzluğa gönüllü olmak adına basılır O yollara düşen o iki deli dolu çocuk Bu yüzden hep var oldu işte İlkin Taç yaprakların arasından Tende patlar günah sürgünleri Sonra Yayılır ortalığa gonca kokuları Siner öncesizliğe Ve köpük köpük olur da yürür sonrasızlığa.. |