Zorlar ha Zorlar
Kaşla, göz arası ölüm fermanı,
Baltayla, motorla kestik ormanı, Önler erozyonu, canlar dermanı, Gayret nedir beyler zorlar ha! zorlar. Düşün yedi nokta dörtlük veride, Deniz taştı binalarla yarıda, Doksan dokuz yılı kaldı geride, Unuttu bunları zorlar ha! zorlar. Bilinen sorunlar insandan eser, Yok eder doğayı ormanı keser, Eder bulur derler,kendi kan kusar, Hak ettik bunları zorlar ha! zorlar. Belli ki Allah’ın takdiri ama, Çaresiz yarınlar meçhuldur deme, Boş verip eleği asarsın dama, Hiç yılmaz, usanmaz zorlar ha! zorlar. Saygı duymaz bu güzelim doğaya, Güneşi kör eder yol yapar Ay’a, Sözlerim ilimci, bilimci baya, Yok eder doğayı zorlar ha! zorlar. Farkında olmadan sorun yarattın, Atom, kimyasal güç peşinden gittin, Bu dünyada atmosferi kuruttun, Hazırlar sonunu zorlar ha! zorlar. O da bilir dünya, mekan kendine, Taş koyuyor hayat çarkın pendine, Yarına kucak aç bakma sen düne, Veysel der ki;Hale zorlar ha! zorlar. |