SIZLANIRSIN
Kıvrım, kıvrım giden yollar,
Neden böyle kıvranırsın. Zirvelerde duran dağlar, Yalnız kalmış sızlanırsın… Dalga dalga ,gümbür gümbür Beklediğin, bugün müdür? Gel buraya, beni güldür. Ayrı kalmış, sızlanırsın... Tebessümle gidiyorsun, Sanki, bir şey gizliyorsun. Sen, her şeyi biliyorsun, Bilir iken, sızlanırsın... Su gibisin pınarlarla, Yalnız kalma o yollarla, Karanlıkta korkularla, Kimi bekler sızlanırsın... Bırak derdi kasaveti, Ara Hak’ta, sen hikmeti. Ah! Bir görsen o cenneti, Cennet diye sızlanırsın... Haydi, şimdi gül derelim, O dostlara el verelim, Sevdalara gel diyelim, Güler iken sızlanırsın... Dua ile aç ellerin, Allah desin hep dillerin, Aydınlansın gecelerin, Karanlıkta sızlanırsın… Gönül kuşum Anka mısın? Kafeslerde darda mısın? Yoksa, şimdi yolda mısın? Yollar aşıp sızlanırsın. Gülüm, hasret bir gün biter, Biter iken zorluk çeker . Bir gün gelir bunlar geçer, Göz yaşınla sızlanırsın... Bir gün yine, dönersin sen, Güller derip gelirsin sen, Mustafa’nla gülersin sen, Kavuşmuşsun sızlanırsın… Mustafa Gökgöz 24/01/2011 (Hasretlik- DENİZLİ) |
Rahmetlerle ıslanırız
Bir gün olur uslanırız
Aslımıza döner iken.
Toprağında gülün boldur
Çimeninde çiğin güldür
Dikeninde nefsin öldür
Gül aslına döner iken.