ACABATepeköy’den uçan gurbet kuşları Ankara’ya İstanbul’a indi mi Burda eğilmeyen mağrur başları Yerde tekmelenen topa döndü mü Cadde cadde sokak sokak izleri Sızladı mı iş ararken dizleri Şimşek şimşek ışıldayan gözleri Pili bitmiş fener gibi söndü mü Zarar mı ettiler kârda mıdırlar Cepleri delinmiş darda mıdırlar Binbir sıkıntıda zorda mıdırlar Geçim derdi sırtlarına bindi mi Köşeyi döndü mü limon satanlar Halinden memnun mu parkta yatanlar Köy içinde horoz gibi ötenler Tavuk gibi bir köşeye sindi mi Sarardı mı nar kırmızı yanaklar Kapandı mı gürültüden kulaklar Bardak bardak zehir içen dudaklar Samlıgöz’ün çeşmesini andı mı Aklına geldi mi köyün yamacı Elma armut dut ve kiraz ağacı Hissetti mi yüreğinde bir acı Ah ettikçe ciğerleri yandı mı Asgari ücretle çalışan canlar Vücudundan çekildi mi al kanlar Güç kuvvet deposu koca insanlar Eriyip de kırk kiloya indi mi |
Bence kazanamadılar;
kaybettiler...
En sonuda kendilerine
ettiler...
Sonunda da bittiler bitmesinede
geri dönmeleri konusunda
biraz geç kaldılar...
Bu güzel şiirinle aslında onları
geri çağırıyorsun hemi?
Tebrik ve de teşekkürlerimi bildiririm değerli kardeşim...