Nasırlı Ellerin Çatlağı
yaşlı ceviz ağacı gölgesindeyim
önümde tarlalar yeni biçilmiş kelkit akıyor çağıldayarak sıkıştırılmış dere ağzından taşların dibini yalayaraktan billur bardaktaki su görüntüsü yeni mahalleden deli Hediye türkü çağırarak bir öğlen sonu inmişti çayırlardan çayın başına soyunup yılan gibi derisinden anadan üryan sere serpe çamura yattı bel ağrısından arada kelkite dalıp çıkarken süt beyaz tenini güneş öpüyor selvi boyunca saçları süpürge oluyor ıslak kumlara kara gözleri iri mi iri kolaçan ediyor çevresini vakit hayli geçmiş akşama doğru giyiniyor allı çiçekli fistanını yol alırken bağ arasında patika yoldan tekmeliyor tarlada ki harmanı beline dayayıp ellerini tırmanıyor yokuş başında evleri hayrı yok kelkit çayının yüzmek ve taş balığından başka havası güzel yaylaları özeldir göç eden gurbetçinin gözünde kıraç çorak tarlalar ata yadigarı nasırlı ellerin çatlağı 13-11-2006 Aydın Güzelhisar Gazetesi 3 Şubat2014 |