Arayış
Ne o eski ses var ne eski seda,
Bilmiyorum hangi diyarlardayım. İnsanlık ruhunu sarmış bir kavga Bilmiyorum hangi kavgalardayım. Ne cennet pahalı, ne cehennem ucuz. Kaplanmış bir kasvet, ruhumuz nursuz. Yolumuz belirsiz, arzumuz sonsuz. Bilmiyorum hangi sevdalardayım. Handikap üst üste, hata diz boyu, Feraha erermi mazlumun yolu, İnsanlık hakeza unutmuş onu, Bilmiyorum hangi dünyalardayım. Hayır bekliyorum şer üstüne şer Bir vaveyla içinde efradı beşer Hergün yaşıyorum ruhumda mahşer Bilmiyorum hangi hülyalardayım. Ah o yaşattığım ruhta mahşeri, Anlasamda ibret alsam gerçeği, Kırabilsem ene denen çenberi, Bilmiyorum hangi vaveyla dayım. Cihat; ruhta cihat, bedende cihat, İşte kalbimeki en büyük tezat. İnsanlıkla savaş değilki cihat. Bilmiyorum hangi mecralardayım. Cihat; esas ben’le benim savaşım, Toz gibi savrulsa ekmeğim aşım, Toprak gibi olsam, o olsa eşim, Hayal ile ümit akasındayım. Toprak her canlıya ziyafet sunar, Arı ondan alır bana bal yapar. Çiçek; bal, ot; süt, ağaç; meyve sunar Ben’se hâlâ ben’in arkasındayım. Ah o ben, ah o ben! neler var onda. Vaz geçmez kendinden gelsede sona, Ona karşı duran en büyük sena LAİLAHE İLLALLAH’ın gölgesindeyim. Yarabbi her zaman senden niyazım; Düşürme yeter’ki az kalsın azım. Yeter’ki mahşerde pak osun yüzüm Bulduğum tek hakikatin arkasındayım Yarbbi kâr değil zararlardayım Ruhla beden ayrı diyarlardayım. Canım yok canana sevdalardayım. İmamğlum: Bir tek Allahıma ümit bağlarım |
saygılar...