Neden bir ömürde başkalaşıyorum,neyi arıyorum!Evet, bir yolun ilk adımını atmıştık Farklılıklar içinde umutla yaşadık, bazen hicran, bazen süruru yudumladık Yıllarca anlamak ve öğrenmek için mi yaşadık, neden muhakemeyi aşkla yaşatmadık Hangi gayeler içinde kandırıldık, ümitlerimizle yıkıldık, maarifi manasından çıkartmıştık Vakıa ki vesilelerin dirliğinde candık Öncelikle kim ne söylerse hiç gocunmadan inanırdık, sonra bir acıyı tadardık Oysa zafiyet indanın içindeydi, ancak iradi olmak tedrisata tabi olan bir maslahattı Azimet ve gayret aşka açılan bir mefkure olmadıkça meretti, nevaleler için ruhlar satılmıştı İlk adım “oku” iken uzaklarda mı kaldı Müfredatı okumak mı nesilleri aşk ve mefkureyle buluşturacaktı, nefs ne yaptı Celal Bayar hatıratında”Şayet dini okulları açmasaydık, sinelerden gelen sele kapılacaktık Kalpten neşet eden aşkı durdurmak için ezanı aslına kavuşturduk, sukuneti öyle sağladık” Devlet-ialiye tarafından kandırılmıştı Asırlar bu yapılan ihaneti nasıl unutacaktı, nihayetinde evvel emirde bir hesap vardı Binlerce gencimiz meydanlara pazarlandı, akan kanı hoyratça katiller varlık için kullandı Masum ve mahzun illet ne yaptı, sabrın ve kanaatin içinde ruhunu ve kalbini pek anlamadı Zira icbar edilen çaresizlik aşikardı Peki, şimdi geriye ne kaldı, tahkik kabiliyeti ruhun özgürlüğü nispetinde manalaştı Nefisler ne kadar hükmetse de akıl ve izan aşkın hakikatine ulaşmak için asırları sayıkladı Aryık hülya olmaktan çıktı, marifet aklın ve ruhun asliyetinde var olmaktı ve aşk anlaşıldı Mustafa CİLASUN |