SAZIMA
Sayısız derdimi sazıma döktüm,
Ses verirdi sır vermezdi bir zaman. Vurdum sarı tele perdeye çöktüm Ses verİrdi , sır vermezdi bir zaman. Yapılmış gövdesi bir dut dalından, Ne nağmeler çıkar idi kalından Bir tek o anlardı âşık halinden, Ses verirdi , sır vermezdi bir zaman. Bir püskülü vardı yârin elinden, Sadece ustası anlar dilinden, Farkı yoktur bir utangaç gelinden, Ses veridi , sır vermezdi bir zaman. Nerde üretilip gelirdi teli, Sesine ses kattı seherin yeli, Sesi andırırdı bir coşkun seli, Ses verirdi , sır vermezdi bir zaman. Mahiyeti gövde, saptan ibaret, On beş aralıklı ipten ibaret, İçi sır dolu bir küpten ibaret, Ses verirdi, sır vermezdi bir zaman. Emre itaatsizlik yapmazdı asla, Ne yöne istersen o yöne yasla, Göğsünü sedefle, nakışla süsle, Ses verirdi , sır vermezdi bir zaman. Şimdiyse duvarda asılı durur, Ne bir sitem eder ne yüze vurur, Ne tasası vardır nede bir sürur, Ses verirdi , sır vermezdi bir zaman. Sorarsa dostlarım nedir ki bu hal? Altı telli sazla ettim hasbihal, Oğuzsoylum derki yoktur izmihlal, Ses verirdi , sır vermezdi bir zaman. İzmihlal:Yıkılma |
Ses verirdi sır vermezdi bir zaman.
Vurdum sarı tele perdeye çöktüm
Ses verİrdi , sır vermezdi bir zaman.
Saz sesi ne hoş abi güzeldi şiiriniz kutlarım.selam ve dua ile..