SUSMAK SESSİZLİĞİN ANA DİLİ
Güneş ışıklarını çekiyor yavaş yavaş,
Sefer ediyor ötelere göğün dehlizlerine, Bulutlar kararmış yağmur yükünü döktü dökecek, İnce bir sicim gibi yağarak yokluyor gönlümü, Hüzünlü bir akşam, karanlık duygular, ağıyor yere, Sebepsiz bir keder yağmuru içimde sel olmuş. Kalbime bıçak gibi saplanan hüznün okları, Bedenim sanki ömrümün haritası oylum oylum, Düzlüğünde kederler saklı,yüksekleri korkunun elçisi. Yaşamak bir ömür törpüsü. Kederden haberin yoksa sevinci anlamazsın, Umudun yokluğunu tatmamışsan ,iliklerine işlememişse, Sevincin kıymetini, Umudun hazzını bilemezsin, Mavinin derinliklerinde yaşamamışsan, Denizi, göğü görmeyen ne anlar mavinin zevkinden. Dönmek alışkanlık yapmışsa, Hayatın küflü kabuklarına sığınmaktır, Korkmaktır çilelerden, Yenilgiyi kabul ediştir baştan, Sevinç acının nefes alması gibi, Susmak yalnızlığın anadili sanki, İşte susuyorum bende, susuyorum işte. |