git
Ne veda ya hacet var buralarda
Nede son bir evlada sözcüğüne Anlamsız gibi duran onlarca kelime, Yağmur olmuş yağmış yeryüzüne… Gözlerine bakmadan git O güzel sesinle “hoşça kal” demeden, git Ayrılığın bu kadar erken olacağını bilseydim Bakmazdım o kara gözlere Tutmazdım ki o sıcacık elleri Yüreğimi okşamana izin vermezdim Araya hasret gireceğini bilseydim Seni hiç görmemek isterdim Ama sevdim bir kere Bir kere âşık oldum Elim ayağım birbirine bu kadar dolandı Üşüdüğümde sıcacık teninin sıcaklığıyla ısınmışken Ayrılık erken bastı Böyle olmamalıydı Ama üzgünüm be sevgilim Artık gittiğin yerden geri dönme Ve bir daha seni seviyorum deme Unutma gittiğin gün beni zaten öldürdün Ve bende seni sevsem de hayatıma Kabul edemem Gururum buna mani olur Çalma kapımı açan olmayacak Hoşça kal demeden veda edeceğim sana Şimdi “git”… |