RÜZGÂR
Mesnevi’de gizlenmiş, Hüsn ü Aşk’ta aşikâr;
Ruhumuzdan beslenen Esrârlı bir âlemin, habercisidir rüzgâr. Sanki elestten bana, aşina olan bir yüz; Düşlerimde her gece durmaksızın ağlıyor, Nalişiyle kalbimi, binlerce kez dağlıyor... Neden diyorum neden? Sesten ziyâde hüznü, hiç aklımdan çıkmıyor. Aynalarla bu gönlüm bir türlü barışmıyor. Beklemekte gözlerim uykuyu her saniye, İçimde çağlayanlar, akıp durmakta yine. Söylesene Fuzuli, Firkâtin denizinde, neden esmiyor rüzgâr? Kapıların ardında, bizi korkutan ne var? Anladım ki sonunda, İnsanın kendisiymiş, muamma olan duvar! Her fâni mezârını, kendi eliyle kazar. Gönül kuşum yoruldu artık kaçacak yer yok! Hayallerimden başka, yelken açacak yer yok! Mehmet Nuri PARMAKSIZ |
her biri ayrı değer olan şiirlerinizi okumanın hazzıyla,
Saygılar sunuyorum