Bu Son Gidiş.
Dönüşüme bir kibrit çakın
Gidişim sizde kalsın Ben sürgün bir sevda keş Bu gidişim ölüme eş Siyah saçlarının gölgesinde Güneşli bir güne koynunda uyanmak için Vakit çok geç.. Ben firari bir oğul Hüzünlü bir kardeş O sevdalı, çilekeş Yaşayan bir ölüyüm İnadına çılgın İnadına üryan aşık. Gözlerine gülerek bakabilmem için Vakit çok geç... Bileylenmiş acılarımız Erimiş umutlarımız Ve bu kan kırmızısı gözlerle Uyku kokan bir geceye Birlikte girebilmek için Vakit çok geç... Hangi düşe yazmalı ikimizi Ki – yaşasın bu sevda. Ben sürgün bir sevda keş O Kahve gözleri Siyah dalgalı saçları ile Gözleri yaşlı çilekeş. Ah bu geç kalmışlığım Kendi kendimle yarışım Her gülene dostça sarılışım “ Yanılışım, yıkılışım” Mutluluk trenine varamayışım Tekillikler içinden İki kişilik bir acı yaradışım Ne kadar boş şimdi Diktatör planlarıma Protest bir duygusal hal ile kafa tutuşum. Şimdi gidiyorum ya Dönüşüme bir kibrit çakın diyorum ya hani Aşktan böylesine kaçarcasına Ondan vazgeçmiş görünüyorum ya Kanmayın bu tirata Bu gidişim kendimi unutturmak için – de Kal dese kalacağım hani. Dönüşüme bir kibrit çakın Gidişim sizde kalsın Kim bilir ne çok özleyeceğim Bakışımdan susadığımı anlayıp Su getiren ellerini. O birden çocuklaşan sesini Kızdığında o tatlı sert küfürlerini Sağ kolumda bıraktığın Dişlerinin sızısını. Ben firar etmiş duygularımla Sürgün bir sevda keş O kahve gözleri hüzünlü çilekeş Haykırsa da İbrahim Sadri “ Geç değil bir şey için hiçbir şey” diye Bu gidiş için bile Vakit çok geç.. İşte zafer sizin Yakın meşalenizi Bu aşkı göre göre Gonca güle diken takan tutku perest ler Çay davetine kurban edilen bir gecede Gonca aşk-ı kopartan ey sizler. Şimdi kiminiz Nikahın eşiğinde Kiminiz kendi düşlerinde Kiminiz genzine takılan bir düğümle Utanıp bakamıyor geçmişe. Hepiniz kalın Bedirhan Gökçe’nin 3.sayfasına konu olmasa da Ayrılıkların Şairi Ahmet Selçuk “Bir Pazar gecesi” Bu dizeleri haykırmasa da Başucunuzdaki radyoda... Duyarsınız elbet Pişmanlığın sancısını Saçınıza düşen aklar Hatırlatır belki bu “ Hep Kahır” dolu akşamlarımızı. Ben hüzünlü bir sevda keş O küskün bir çiçek, çilekeş Siz kalın burada Onu bensizliğe Beni onsuzluğa sürgün edip Provake bir terk ediş ile gidiyorum Size armağan olsun Dönüşüme bir kibrit çakın Gidişim sizde kalsın Bu Son gidiştir Belki ölüme Belki sürgüne Bu SON gidiştir... “ Dönüşüm Muhteşem Olacak, Ve o gün siz yer bulamayacaksınız kaçacak” |
Hüzünlü bir kardeş
O sevdalı, çilekeş
Yaşayan bir ölüyüm
İnadına çılgın
İnadına üryan aşık.
Gözlerine gülerek bakabilmem için
Vakit çok geç...
SEVMELERE HEP ZAMAN AYIRMAK GEREK YA Gökhan dost. Sevdanın bir yanı da umuttur hep.Hoş bir iç dökümüydü sanki Yer yer isyan yer yer kabaran bir yürek sesi. Beğeniyle paylaştım