YİYEN YİYENE
YİYEN YİYENE
Meslek mühim, kiler memuru, Haramdan yoğrulmuş hamuru, Elbet var küçük bir kusuru; Azı beğenmez, toptan yiyor. Çobanlık yapmış seve seve, Bir bir koyun aşırmış eve, Şimdi güder sürüyle deve, Havutu ile hepten yiyor. Mazbatayı koymuş cebine, Kasdı ükenin sahibine, Tünel oymuş inmiş dibine; Temele girmiş dipten yiyor. Ağzı çöp öğüten değirmen, Ne bulursa öğütür hemen, Çene daim açık kocaman; O ne iştah ki, hepten yiyor. Yığmış haramı dere tepe, Çuvallar şişmiş tepe tepe, En haslarını koymuş küpe, Şimdi zuladan küpten yiyor. Hırsız kaptan olmuş gemiye, Sanki gemi ona hediye, Ne bulsa götürür löp diye; Tayfalar açken kaptan yiyor. Borç harç kurmuş küçük bir tezgah, Az ona yeter, etmez tamah, Küresel kriz vurmuş bir sabah; Sermaye gitmiş, cepten yiyor. Bazen yardım dağıtan da var, Fakir insanlar, sanki davar, Zabıta geçmiş öne döver; Ekmek yerine, coptan yiyor. Bezgin gözler, meçhul gelecek, Sorunlar beynini delecek, Rızkını nereden bulacak? Kolunu sokmuş çöpten yiyor. Karı koca, sekiz yavrucak, Bir de yolda, karın bir kucak, Tek oda, küçücük bir ocak; On kişi aynı kaptan yiyor. Helal kazanç dupduru nehir, Bulandırır tek damlacık kir, Haram, şeker kaplı bir zehir; Haramiler bu haptan yiyor. ekremsama |