Nazlı can
NAZLICAN
Seni senden habersiz sevdim diye kınama Sevdamı sürgün edip hasret ile sınama Elinden bade diye zehir bile sun ama Benden başka içip de ölen olmaz nazlı can Gönül prangasının anahtarları sende Paslı bir hançer gibi duruyorsun sinemde Yelkensiz kaptan gibi fırtınadayım hem de Bu sonsuz deryalarda bulan olmaz nazlı can Ben seni karşılıksız mecnun gibi severken Yıllar sonra yeniden aşkı tadayım derken Senin gönül köşkünde başka birisi varken Benim gibi kederin çilen olmaz nazlı can Gözüme uykuları yasaklarken geceler Dilimde diken olur ismindeki heceler Beynimi kemirirken karmaşık bilmeceler Ne haldeyim nerdeyim bilen olmaz nazlı can Zaman cenderesinde gençliğim ezilirken Feleğin kalburunda gözyaşım süzülürken Biçare dilenciler halime üzülürken Dertlerimi bedava alan olmaz nazlı can Yalnız rüyalarda mı göreceğim yüzünü Gönlüme yoldaş ettim keder ile hüzün ü Şu çaresiz kalbim in teli kopmuş sazını Vurup ta mızrabını çalan olmaz nazlı can Ben hazırken dünyayı sermeye ayağına Sen fırtına estirdin benim gönül dağıma Baykuşlar mesken tuttu Gülşen im de bağıma Yaşarken öldüm desem yalan olmaz nazlı can Biliyorum sonu yok yürüdüğüm bu yolun Telinle duvağınla edemem seni gelin Böyle bir divaneye senin gibi güzelin Kapalıdır yüreği talan olmaz nazlı can Ben zaten alışkınım karşılıksız aşklara Yirmi yıldır kanıyor kalbimde gizli yara Sebep ne sanıyorsun saçımdaki aklara Benim kadar saçını yolan olmaz nazlı can Ben uğrunda harcarken kalan son nefesimi Feryatlarım beyhude duyan olmaz sesimi Bir meczubun dünyada kim çeker ki yasını Namazımı kılmaya gelen olmaz nazlı can 25 Haziran 2010 |