ZIKKIMIN KÖKÜ!..
Sana olan hissimi gerek görmem beyana;
Ne söylesem az gelir sözlerinden cayana; Sitemim sana değil aklına uymayana; Çektiğimi sorarsan karınca yükü kadar; Gözlerimde değerin zıkkımın kökü kadar... Zapta geçen ederin sanma ki beni yıktı; Yüreğim yaz dedikçe kağıt kalemden bıktı; Cebimde beş kuruş senden hayırlı çıktı; Budur hükmün günahı sitemin hakkı kadar; Gözümdeki değerin zıkkımın kökü kadar... Yüreğine dert olsun “Konuş” diye baktığın; Son damlaydın nihayet yol bularak aktığın; İlk kez değil son olmaz güya çelme taktığın; Kıymetini sorarsan, gecenin akı kadar; Gözlerimde değerin zıkkımın kökü kadar; Davetine uyup da gelirsem iki olsun; Bırak gönül kadehi senden ziyade dolsun; Figan ile beslenen kahır çiçeğin solsun; Senin feryat ettiğin derdimin teki kadar; Gözlerimde değerin zıkkımın kökü kadar; Gönlündeki “Ben” varya bela okur başında; Lakin sana sorsalar hüzün saklı yaşında; Uzak olsun bir ömür benden gözün, kaşında; Bedel biçtin ömrüme muhannet çeki kadar; Gözlerimde değerin zıkkımın kökü kadar; Ali ALTINLI – 08/06/2010 Saat: 22:58 |