BİZ BÖYLEYİZ...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu şiirimi l988 yılında verilen yanödeme vaatleri yerine getirilmediği için yazmıştım. O zamandan bu yana değişen birşey yok gibi geliyor bana.Bu sıralar yine vaatlen sıralanmaya başladı. Bizim karnımız hep böyle vaatlere alışageldiği için inanasım gelmiyor. İnşallah yanılırım. Takdir siz sayın şiir sever ve o dönemleri yaşamış olan okuyucu memur ve emeklilerimin. Saygılarımla...
BİZ BÖYLEYİZ!
Gün: Yirmi sekiz haziran, Yıl: Bin dokuz yüz seksen sekiz, Amiri, memuru, odacısı ve bilcümle hepimiz, Saat on beş ajansını dinler iken pür dikkatle biz, Bir de ne görelim, söndü mutlarımız ah ı vah ile. Basın, mezun;”Değiştireceğiz gösterge tablosunu, Denk kılacağız, zamla memurun, işçinin boy posunu,” Pek aşikâr; korktunuz, körükler diye o enflasyonu, Gördük ki, kırıldı a beyim, şevkimiz ah ı vah ile. Almadı, aklım, havsalam, bundaki bir bit yeniği var, Zira gaddar olamazdı bu erkân-ı devlet bu kadar, Hiç tükenmez dertlerimiz, günbegün mütemadi artar, İşte böyle ha bre kemeri sıkarız ah ı vah ile. Başvekilim! Kılacaktın, kılamadın memnun memuru, Elim gam koydun içine, aldın da elinden süruru, Âşık mı, maşuk muyuz? Reva gördün sen bize bu kuru, Amaç: Refaha ermek ise, çekeriz ah ı vah ile. Amma, ne mutlar besledik o günden varit artışına, Girdi diyorduk tamam, borçlarımız râna akışına, Dayanamadık bunca özlemimizi birden yakışına, Ve çıktı yine derinden soluğumuz ah ı vah ile. Böyleyiz bizler bre beyim; aldanırız mütemadiyen, Olmaz düşünce bataklığa, gel n’olur canım diyen, Bahtımız: Bırakmaz borçlarımız peşimizi katiyen, Ya efem! İşte böyle hep sürünürüz ah ı vah ile. Bir resmi dairedenim, unvanım muhasebe şefi, El âlem çalar dem be dem, bense çalamam, n’idem tefi, Her daim erk harcarım, devlet baba eyler oysa nefi, Gider dört duvar arasında ömrümüz ah ı vah ile. Anlatsak derdimizi bir bir, kabullenmez dağlar, taşlar, Önüne eğiktir, gülmeyen gariban memurda başlar, Gelir iple çekercesine aybaşı, dinmeden yaşlar, Bükülür borçtan borca giren belimiz ah ı vah ile. KÜÇÜK OZAN’ım, yanarım ben derdimize içten içe, Akar gider onmayan ömrümüz, durmadan hiçten hiçe, Ağlarız, amiri, memuru, vermeden sırrı harice, Ve küsmeden özge muta çakılırız ah ı vah ile. KÜÇÜK OZAN(CML DMR) ÇÖPE ATAMADIKLARIM’dan. MEZUN :Bir konu hakkında bilgi vermekle görevli kişi. BASIN :Gazete ve televizyon kanalları. ERKAN I DEVLET : Devletin ileri gelenleri. VARİT : Bir şey hakkında söylenenler. |
Sevgilerimle.