-ATEŞ ile SU-
Satılık kavimlerin iğrençlikleri sekilenmiş yamaçlarına Dudaklarının kenarında kan izlerim var damla damla Surlardan itilen kevaşelerin çığlıkları duyulur ruhunda Mor laleler anlatsın sana yanık tarafımı mısra mısra Kaçık şairler kervanına biletimi kesen yanına vuruldum Yasak meyvenin ağacına isimlerimizin baş harfini yonttum Bülbüller çiçek açarken baharlarda, ben sensiz soldum Ebediyete zincir vuran ben en büyük sondan korktum Dalgın ve sabırsız nehirler kesik kesik güzelliğine akar Emanet bedenimin sırtına gözlerinden birer ok batar Sessiz satırlarım senden kalan sancılarını bana satar Hayatın yaramaz çocuğu kader, mektuplarımı çalar Kokun, yağmurdan sonra sarhoş eden toprak kokusu Saçlarından ömrüme ilişen gizin tekerrür yoluntusu Yaşam lütuf değil artık, elinden zulmün homurtusu Korkumdur, ayrılık sefiri azazilin kibirli somurtusu Kalbimin yaralı yüzünü öpsen, öpsen de ölemesem Güneş sönse bir damla gözyaşımla, ben sönmesem Her şeyim yalan olsa ve tek gerçek sen olsan Katmerli acıların şafağında içime sen dolsan Ateş ve su… 03-05-2010 14.28 R.Ç. -45 Kalibre- |
...
bülbüllerin çiçek açması nasıl bir şey ? imge yapılacak diye böyle bir şey kullanılması nasıl izah edilir..? şiir yolun açık olsun... tebrikler..
sulu_sepken tarafından 5/9/2010 3:22:34 PM zamanında düzenlenmiştir.