Vuslat Yeminim
Yüreği bahar kokan bir yâr,
Gözlerinde Cenneti hayal ettiğim Kücücük bir kız cocuğu, Bir nefes yakınında hayallerim... Elele tutuşup Cennete koşuyoruz... Saçlarınızda yıldızlar, Avuçlarınızda baharlar, Şahit oluyor mutluluklarımıza... Güller dokunuyor ilmek ilmek Yüreklerimizin hücrelerine.. Acılara inat, Koşuyoruz mavi okyanuslara.. Kana kana zemzemi iciyoruz, Nazlı ciceklerin kirpiklerinden... Yürüyoruz ağır aksak. Dilimizde şarkılar , Dudaklarımızda dualar, Gülümsüyoruz baharlara.. Uçurumları aşıyoruz. Geçtigimiz yollara, Yüregimizin sevdalarını ekiyoruz.. Susasak bir an, Mutlulukları iciyoruz bulutlardan. Bazen yağmur oluyor bahar, Sağnak halinde cicekler süzülürken, Saçlarımıza doluyor vuslatlar. Bereketler düşüyor avuçlarımıza.. Nisan yağmurları süzülüyor yollarımıza.. Umursamadan karanlığa, Yıldızları soluyoruz her nefes aldığımızda.... Gökkuşakları gülümserken bizlere, Renk renk kelebekler şahit oluyor Vuslat yolculuğumuza... Aşıyoruz karlı dağları... Toprakta yeni filizlenmiş Ebegümeciler, kardelenler Zikrederken Yaradana, Kokluyoruz naif yüreklerini Ve dualarını alıyoruz. Yürürken vuslat denizine, Gözyaşlarımızla siliyoruz Zümrüd- ü Ankanın kanlı gözlerini.. Hüzünleri asıyoruz Azap güllerinin boynuna. Gökkubbeyi dinlerken Yaradan’a zikrinde, Ezanların huzurunda soluklanıyoruz... Güneş doğarken kına ciceklerin üzerine Rüzgarla mutluluklara kanatlanıyoruz. Ay, gülümsediğinde yüzümüze, Karanlıkları elekten geciriyoruz . Yıldızları toka niyetine saçlarınıza takarken, Ben, yetim ceylanların dualarını alıyorum. Ve koşarken vuslatlara, Güller ağlıyor gönül bahçelerinde.. Ateşler küserken denizlere, Sen, ben ve kızımız Gülümsüyoruz Misk-i Anber kokan ciceklere... |