ÇÜRÜK ELMAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Isırıp Bırakmasaydın Çürümezdi...
Çoban yıldızına sefalet çektirtecek kadar güzel “Sevgili”
Ruhumun gördüğü ezbersiz düşleri anlatacaktım sana Lakin kopuk film şeritlerine takılır gibi cefaya sardım Gözlerinin yoksulluğunda dilendim aşkını maziden Semazenin olmuşum ben, dönerim etrafında görmezsin Yay kaşlarına hedef oldu sensiz bıraktığın yüreğim Eşsiz zulmüne düstur verdim isteksiz, çaresiz, yorgun… Ruhumun kıratı seninle doğrulmuşken payitahta Gidişinle yüklendi dertlerin dördü beşi birden acımasızca Âdem yasak elmanın kokusuna mı kandı sanırsın Havva’sının tatlı sesine kandı da oldu dünya sürgünü Seninle kaç kez cennetten kovuldu hayallerim, Kaç kavmin helâkında aradım suretini bilir misin? Kaç tufanın enkazında kaldım… Sormadın ki bilesin! Şimdi hangi gözlerde, hangi dudaklarda bulacağım telaffuzunu Bu mudur “Mukadderat” kelamının son hükmü? Zulmün böylesini Züleyha bile görmedi Yusuf’tan! Utan! Dedim ki: -Dalından Defedilmiş Çürük Elma- 19.03.2010 18.51 |