EGE'nin YARASI ( Mübadele )Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Yıl 1923. Lozan Antlaşması’nın ardından Türkiye’de ve Yunanistan’da doğup büyümüş milyonlarca insan, hükümetler arası anlaşmalar gereği ’zorunlu’ göçe tabi tutularak yurt bildikleri topraklara veda ediyorlar. Ayvalık ve yöresine Midilli ve Girit’ten gelen Türkler yerleşirken, Ayvalık’tan giden Rumların çoğunluğu Midilli’de iskan ediliyorlar.. Gitti, geldi zaman Bir an Yılların öncesine. Deniz, maviler dökünürken Hilal giyindi gece Sarınarak şafağın tüllerine Dillerinde Ayrılık türküleriyle İsyanlarını sessizce Gömerek yüreklerine Yürüdüler denizin ötesine. Adı, Mübadele. Gelen Türk, giden Rum İnsan dediğin Rüzgarla savrulan Bir avuç kum Ege’yse arada Bir uçurum. Anılar Bakar durur Hala karşı yakaya İki nefes cigara içiminde adalar Zeytin dalları Ege’nin iki yakasından Hala karşılıklı El sallar. Mülteci akşamlar çöker Her gece Ege’nin sularına Güneş, kimine göre Sürgünde doğar Kimine göre Batar sürgünde Aradan yıllar da geçse Ne giden soyunabildi Mübadil umutlarından Ne gelen vazgeçebildi Özlem şarkılarından. Seksen üç yıl sonra bile Adalı derler Ayvalık’ta Midilli’den gelenlere Nice ömürler zamanda tükense de Ege yıllardır Bıraktıkları yerde. 15/082006 H Hikmet Esen |