BAHADDİN GAZİ
Hazreti Ahmed Yesevi emreder
Bu çerâğı takip edin dervişler. Bu ışıktır senin tek güzergâhın Sâkin olduğu yerdir mekânın. Omzunda keşkül, elinde asâsı Menzil Anadolu, yoktur tasası. Horasan illerinden çıktı yola Acem, arap derken diyâr-ı rum’a Dolaştı obalar, köyler, bucaklar Kasabalar, kentler o’nu kucaklar. Her durağında anlatır İslâm’ı “sevgi, kardeşlik, hoşgörü” şiârı Bir nur âbidesidir şecâatli Az, ama öz konuşur belâgatli Aylar süren yolculuk sona erdi. Bahaddin Gazi, bir büke erişdi. On üç haneli bir köydü Karabük Kutsal görevdir bu, olur mu hiç yük. Köy halkı verdi çobanlık işini Bilmediler o’nun ermişliğini Çoban diye itibar etmediler. Zâhir, basireti bağlı köylüler. Soğanlı çayı, baharlarda coşar Dâim vermekte sürülere zarar. Bahaddin Gazi dedi “köprü gerek! ” Yöreye hizmettir, en büyük erek. Başladılar, köprü yapmaya candan Ayağı kesme taş, harcı horasan. Keresteleri geyikler taşıdı Kerâmeti dilden dile yayıldı. Birdenbire arttı, halkın rağbeti Çok duâ etti, ahrete hicreti Eşine: “üç günde gelmezsem eğer, Danamı salıver, beni bulun! ” Der. Hanımı almış evliyâ nazarı Dede yaylası’nda bulmuş mezarı. Susayan gönüllere vermekte su Karabük’ün manevi kurucusu. Daîma ışık, doğudan yükselir. Alp erenler gönüllerde yücelir. Tarih seni tanır, “geyikli baba! ” Bu topraklar ya velî, ya şühedâ! Horasan’dan gelen Alp Erenler Anadolu’dan vefâ beklerler. (1 Mayıs 1996 - Karabük) Şahin KARATAŞ (Bahaddin Gazi ruhuna ithaf olunur.) |
Her durağında anlatır İslâm’ı
“sevgi, kardeşlik, hoşgörü” şiârı
harika bir anlatım,saygılar usta.