mahşer misali
Coşkun akan ırmaklar,beyhude geçen yıllar
Sokak ortasında aç yatan insanlar Hepsi bir anda yok oldular, sessizlige bürünerek Zindandaki kölelerin sesleri de çıkmıyor artık Karanlık,zemheri ayazında yapayanlız bir kuş Yuvası dagılmış gözlerinde bir damla yaş Kaos içinde, yaşanmış hayatlar içinde, belleri bükülmüş Depremler ardı ardınca zaman diye birşey yok Tüm Mahlukat çıldırmış gibi koşuşuyor belirsizce Nereye ,neden gidiyor bunlar birbirlerini ezerek Ne olacak sualleri çınlıyor kullaklarda , cevap yok Durun, biri fısıldıyor sanki ,mahşer diyebiliyor sadece ve yine dudaklar mühürlü Sonu gelmez denilen son geldi çatı işte Zevk-,i sefa içinde idame etirdigin dunya, olmuş viran bir nefeste kimileri çığlık çığlıga kimileri ise gülüyor olanlara ,yürekler kafeste Geriye yaptıkların kalır gerisi boş mizan kefesinde Son satırlar bunlar kalemler yazmaz artık Son sözcükler bunlar dillerde mühür var Duyamaz kimse kullakları tıkanmış Gel kendine ey mahluk son saatler artık |