Bir gün umut esinle aşka erişecektir!Sararan yaprağın melali neler anlatıyor Martılar çığlık çığlığa aşkı kime anlatıyor Artık beklemek sabrın hülyasında eriyor Umut demir alıyor gelen ses ah çektiriyor Oysa ne denizi bilirim ne de edebe erişirim Fakirlik deminde hale yönelip nefeslenirim Dost ve yarenlerden hamiyet bekler eririm Nefesi müddetinde hasreti aşkla söbelerim Henüz çocukluk yıllarımdı imrendiğim haz Sefilliğin bağrında nefeslendim acıydı ayaz Temaşa ettiğim çiçeklerdeydi umut aşkı naz Yaz ey edip sen durma yaz bağrım yanık kaz Nice antikalar varlık adına kazılıyor sancıyla Gönül kitabı dürülüp atılıyor mezara hesaba Her ne kadar yüreğim hicran içinde yansa da Melal ağlıyor sırlar unutuluyor ölüm aşkıyla Nerede bir naşı görsem içim geçiyor o diyara Musalla taşı nazarımda adeta hazin manzara Kalbim sahibini ansa da ruhum aşka uzanınca Hüzün bereketi kuşatıyor hazinlik malalaşıyor Ey kalbimin sahibi sen bilirsin ve illa hakikatsin Ruhumun lekeleriyle fakirliğimi yine sen bilirsin Vaktin sahibisin müddetin selametisin ve Rabsin Ne kadar kalbim hazanı ansa sen aşkınla ümitsin Hani yutkunduğun an sabrın halinde sen vardın Ne kadar narı unutsam da rahmetinle nazardın Kalbimde korku yaşatmazdın ve aşkla başkaydın Nihayetinde acizliğimle senin kulunum ve umdum Varlığım nefsimde manalaşmıyor vicdan sızlıyor Aşk kalbin hilkatinde ancak senin zikrine erişiyor İşte bu vakit ruhum sancılar pervazında bekliyor Aziz nefesler dua ediyor himmet hazzı netleşiyor Artık kalan vaktim fersiz gözlerim aşkını diliyor Hasreti gülün kokusuyla yâd ediyor neyi bekliyor Mavera özlemi halimi çekiyor sayfalar dürülüyor Toprak şayet varsa ruhumda sıla özlemi naz ediyor Ey yaren sen ağlama bir çift sözle asla oyalanma Ardımdan mezarıma bel bağlatıp fakirliğimi anma Aşkın hasretini kulluk ikliminde letafetini illa yaşa Hissiyatınla duyma kalbin suhuletindedir aşk anla Mustafa CİLASUN |