Mutluluğa An KalaSaatler kaçı gösteriyordu hiç hatırımda değil ki O an acımasızca yüreğimi yakan agu bir sevdaydı Asi hoyrat rüzgarlarla salınan andı hatırlayabildiğim Tüm varlığınla seni canımdan koparan bir tufan Ne denebilir ki sevgili Küle karışıp eriyordu el bebeğim/gül bebeğim O hani hiç değemediğim kardelenim Büyütüp de koklayamadığım çiçeğim Hüzzam şarkılarımda ki göz yaşım sen İşte öylesine umuda yenik düşmekti bizimkisi Tıpkı diğer binlercesi gibi Çabalarımız bir o kadar nafile Uzakları yakın etsin dualarımız da boş Sonuçsuz bir çırpınıştık dileklerimizde Uçsuz bucaksız girdabında Bahreyn in Kanatsız martılar gibiydik dökük kırık Aysberglerin dibinde param parça Oysa ki.... Kaç hazan eskitmişti küllerinden doğan yüreklerimiz Doğuma an kala kaç güneşler tüketmiştik yar Ve yalnızlığın soğuk resimlerine nasıl da mıhlanmıştık Hiçte adil olmayan bir savaşın mağlubiyetinde ikimiz Allahım bir de ben sorayım neden biz Biliyorum ki o öfkelendiğin zamanlarda var ya Ateşlere leyli olan gül kokulu saçların da olmayacak artık Bilinen görünen o ki sevgili... Bodur bir infilakdan arta kalanlardı şimdi bu avuçlarımda.. Aşka hüsran Bana haram Sana ziyan Kim yar kim bu kaderi yazan Kalem mi YALAN . |