BÜRMELİ
Yürür, yürür, selvi boylum, aslına.
Yolda gördüm, gider sulak faslına. Kendinde yok, bâri versin nesline. Vefâ nedir, bilmez gözün sürmeli. Yazam dedim, faslı bahar, yaz iken. Budur hâlim, yirmiden de az iken. Vefâsız ben, elde gördüm güz iken. Eski yaprak zamanı mı, dürmeli? Elden ele dolaşan bir gül gibi. Benzin solmuş, hasta mısın zül gibi? Durdu dilim, söyleyemem bül gibi. Âdem oğlu arar durur, bürmeli. Mustafa SUNA Sarıcakaya İmam-Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni/Esk. |