Nefesin korkuluklarında hicran!Artık bekleyen ne var bilsem Aklımın kifayetsizliğinde kimlere himmet etsem Kalbinin serinliğinde derlediğim güfteleri kim için seslendirsem Efkârımla hazanın toprağında aşka iltica etsem ve hüznün renklerine girsem Yine kederin elinde tutsağım Neden umutlarımın solgunluğuyla dert ortağıyım Neden niteliğin azminden uzağım, hevesin bozgununda durağım Nazar ettiğim dağların vurgununda halsiz bir hastayım ve ruhumla yastayım Ey seslenen ney, aşktan haber ver Artık acizim kalbi lekelerimin silindiğinden sır ver Ruhumun mukadderatından, nefsimin hoyratlığından aman ver İrademin düştüğü girdaplardan çıkartmak için bir el ver, umut için bir ser ver Sevmek, nedenler içinde neye denk Feragat etmek halim için muazzam bir set ve fetret Ağlamak gönlümün dirliğinde hangi hikmete namzet ve bereket Kırların kuşattığı ve sinemde yaşattığı hicran, ıssız sokaklarda adımlayan can Hani çocukluğumdan kalan umutlar Yağan yağmurun ıslattığı nefesin kulaçlarında ufuklar Dinmeyen nutuklar, peş peşe karaladığım sayfalar yıktığım anlar Gül mesabesinde hasretini terennüm ettiğim ve yıllarca sakladığım mektuplar Ben sana anlatamam buruk kalbimle Takatsiz nefesimin hadsizliği ruhumun silinmezlerinde Vasıfsız halimle, yutkunduğum elemli demle, sinemde uhdeleşenle Gönlümün sayfalarında, anlamsızlaşan hicranımla baş başa kalıyorum burada Neler hissettiğimi nasıl itiraf ederim Senin sessizliğini şimdi nasıl görmezden gelirim söyle Yazdığın mısraların hicran tortusu ve nefesi kuşatan yankısı ruhumda Her ne kadar suskunluğun orucunu bozmadan, hüznün sofrasında sancılarımla Baş başa kalarak aşkı yudumluyorum Ser verip sır vermeden bitap düşüyorum ve üşüyorum Edebin zarifliğinde, kalbinin naifliğinde serdettiğin hikâyeleri okuyorum Böylece kendi dünyamda, yalnızlığın sokağında derlediğim ah’tı seslendiriyorum Mustafa CİLASUN |
Bu yılbaşı sevdiklerinizle birlikte mutlu huzurlu bir yıla başlangıç yapmanızı ve tüm yılınızın aynı güzellikte geçmesini diliyorum.
Mutlu yıllar.