Kış güneşi
Sahte gülüşüyle açınca güneş peçesini
İçimi alan notasız şarkılar başlar dansa Ayaklarım dolancıkça ritminden Olanca neşesiyle yürek tempo tutar ‘’Bir yangının külünü’’ Yanar yangınlar neşe dilinde notalar Tebessüm sarar geçirilmiş sayfalara Kanat çırpan geçmişin kapıları ve uçacak kuş yırtar kafesimi Oynar dururum ebelerimle kör bilmeden yarını Örerim saçlarımı arada belki gelir sabah çayına Belki şeker olur tatsız yudumlara Gözlerden damlasa da rimellerim Belki beş çayı çalar kapımı beklenen geçmiş Güneş zamansız ısıtınca tenimi Zamansızlaşırım kendime ağlarım kendimce Gülerim sebebi ateş gibi sarar benliğimi Kırarım bazen zinciri en üst noktasından Kış sarınca güneşi kollarıyla Yerinde oturan yürek açar melek kanatlarını Kırık kanatlarla ne kadar uçulursa Yalancı güneşlerle o kadar ısınıyorum Müptela olduğum şarkılara takıldım şimdi Çok daha vefalı sözlerden gözlerden akıyor damlalar Kurşuni cümleler atılmış namludan Kış güneşinde avunuyor aşk uzuyor geceler |
saygılar ...