GEL DESEM GELMEYECEKSİN
Gel desem gelmeyeceksin biliyorum
Yine beni baş başa bırakacaksın Gecenin karanlığı, ıssız sokaklar Bir şişe merlot kırmızı şarap Gözlerime çöreklenmiş fotoğraflarınla Gel desem gelmeyeceksin biliyorum Yine ben kendimi vuracağım Yalnızlığımın kıyısına sessiz sedasız Şiirler yazacağım kıtalar arası yolculuklar misali Buruşturulup caddelere atılmış kağıtlara Şiirler yazacağım sevgilim Bulamadığım her kalem yerine Damarlarımdan damla damla Kanımı akıtarak sokaklara Gel desem gelmeyeceksin biliyorum Yine saçlarından kalan son teli koklayacağım Başımı yastığa her koyuşumda Tenine sinen ,Akdeniz’in iyot’una Portakal çiçekleri, akasya yasemin Yüreğimin makilerine düşen Yağmur kokusuna inat Gel desem gelmeyeceksin biliyorum Yine tek başıma, saatler süren Şehirler arası yolculuklara çıkacağım Dudaklarından şarkılar dinleyerek Sabahı karşılayacağım yalnız bir adam olarak Yorgun bir gecenin koynunda Kayıt altına alınmış bir akşamda Kan revan içersinde ki maziyi anarken Gel desem gelmeyeceksin biliyorum Ben yine kendimi gömeceğim Meçhul bir şehrin meçhul bir köşesinde Bir otelin iki yüz beş numaralı odasına Başımı maziye yaslayıp Anıları yıllandıracağım gönül mahzeninde Gün batımlarını kutlayacağım Toprak kokulu kadehlerde yudum yudum Gel desem gelemeyeceksin biliyorum Yine tek başıma oturacağım Bir kumsala açılan ırmaktaki yatın güvertesinde Masamda tek kişilik servis Bir bardak, soğuk bir şişe bira Sonra kumsalda yürüyeceğim saatler boyu Midye kabukları toplayacağım Adını kumlara rengarenk yazmak için Hırçın dalgaların sesini dinleyeceğim Rüzgar bir kurşun gibi göğsüme işledikçe Gel desem gelmeyeceksin biliyorum Yine tek başıma toplayacağım anemonları Her bahar mevsimi uzak ülkelerde Yalnızlığımla bütünleşecek leylaklar Kuş uçmaz kervan geçmez vadilerde Tütün kokusu sinecek ellerime Yine tek başıma çizeceğim yol haritasını Akasya resimlerini, badem ağaçlarını Zambakların güzelliği düşecek karelere Yine bir başıma çekeceğim hayatın fotoğrafını Senin istilan altında inim inim inlerken Gel desem gelmeyeceksin biliyorum Gelmeyeceksin Bolat ÜNSAL |
Yine saçlarından kalan son teli koklayacağım
Başımı yastığa her koyuşumda
Tenine sinen ,Akdeniz’in iyot’una
Portakal çiçekleri, akasya yasemin
Yüreğimin makilerine düşen
Yağmur kokusuna inat
Keyifle okudum şiirinizibeğeniyle...Yüreğinize sağlık , saygılarımla...