CANIM ACIYOR ANNEM
Bugün dışarı çıktım, biraz dolaştım.
Caddeleri, sokakları gezdim. Hiç yapmadığım şeyleri yaptım, Boş boş vitrinlere baktım. Anne. Sonra köşedeki dilencilere gözüm takıldı. Allah rızası için bir ekmek parası diyordu. Diğer tarafta kendini beğenmiş,gururlu, Kibirli yürüyen insanlar ilişti gözüme. Ne garip kimi yüksek dağlar benim der gezer, Kimi de gayet mütevazı görünüyor, Kendinden emin adımlarla yürüyorlardı. Herkes bir şeylerin, bir yerlere gitmenin, Yetişmenin çabasında. Kimi geç kalmış koşar adımlarla yürüyor, Kimide hiç kendini incitmeden yanındakiyle Sohbete dalmış yavaş yavaş yürüyorlardı. Minibüs, otobüs durakları kalabalık, Sıraya girmişler arabalara binmeye çalışıyorlar, Herkesin yüzünde bir telaş, garip bir ifade var. Sonuçta herkesin gideceği bir yeri, bir evi, Bir çabası var. Derin bir nefes çektim içime ya olmayanlar, Evet ya! evi, gidecek yeri, kimsesi olmayanlar, Düşündüm, düşündükçe içim titredi. Canım acıdı anne. Kendi kendime kızdım. Ben neyin tasasını çekiyordum. Şükrettim gidecek evim, işim, yerim vardı. Ve en önemlisi sağlığım yerindeydi. Kendime teselli verdim. Biraz rahatladım. Ya olmayanlar, onları düşündüm. Düşündükçe bir daha canım acıdı annem. Bilirsin! Sivas’ın soğuğu, ayazı bitmez. Hele birde bembeyaz karla kaplanınca bütün caddeler,sokaklar, Sanki! gelinliğini giymiş nazlı gelin gibi Süzülüyorken şehir, Soğuğa dayanamamış, Buz tutmuş O koca nehir. Öyle soğukki! Havanın soğuğunu yüzümde hissettim. İçim titredi. Ağladım... Gözümden damlayan yaş, önce ılıktı, Sonra soğuk bir şekilde yanağıma düştü. Yine canım acıdı anne. Oysa! Kafamı toplamak,kendimle yalnız kalmamak, Aklımla konuşmamak için dışarı çıkmıştım. Biraz dolaşmak,her şeyden uzaklaşmak istedim. Ama olmadı. Bu defa daha çok canım acıdı anne. Bu düşüncelerle yürürken çocuğun biri, Tartıyım mı? Abla demesiyle irkildim. Çocuğa baktım.Üşümüştü. Elleri yüzü soğuktan morarmıştı. Titrek sesiyle bir daha sordu. Tartıyım mı abla? Gülümsedim. Çocuğun o halini aklımdan atamadım. Yine canım acıdı anne. Sıcak evinde, okulunda olması gerekirken, O ekmek parası kazanmaya,yaşamaya çalışıyor, Adeta hayatla savaşıyordu. Belki ailesine bakmak zorunda kalmıştı. Okul harçlığını çıkarmaya uğraşıyordu, Beklide zorla çalıştırılıyordu. Kim bilir? Diğer tarafta el bebek, gül bebek büyüttüğümüz, Gözümüzden sakındığımız çocuklarımız aklıma geldi. Ne kıyafet, ne yemek beğendiremediğimiz,okullarını, her şeylerini özenle seçtiğimiz, Rahatlıkları için canla başla çalıştığımız çocuklarımız. Aklıma geldikçe canım acıdı anne. Hayat bazen ne kadar acımasız ve zalimdir. Kimine kendini altın tepside sunar, Kiminin semtine dahi uğramaz. Kıyısından köşesinden bile geçmez. Öyle üşüdüm ki! Üşüdükçe canım acıdı anne. Ah annem şimdi yanımda olsan, Bana sımsıkı sarılıp ısıtsan. Başımı dizlerine koyup, o pamuk ellerinle, Okşasan ne olur annem. Her zamankinden daha çok ihtiyacım var. Her taraf insan kaynıyor. Ama ben tek başıma yalnızım. Yine kendi kendimle baş başayım Yalnızlığımda canım acıyor anne, CANIM ACIYOR. Nevin Kılıç |
yine de sözcükleri
birer birer avuçladım
zihnimden düşmesin diye,
Anmem sağ ve içimde henüz cemre
tenimin sıcaklığı bundandır............İÇimden geldi ve yazıverdim....
Allah büyüklerimizin yokluğunu eksik etmesin. Onlar her şey şey ve ardına ne yazılsa yetmez hep güdük kalır.
Güzel duygularla bezenmiş şiirinizi kutluyorum.
Saygılarımla.