Hangi Felaket Daha Acıdır
Hangi felaket daha acıdır
Gülüm senin yokluğun kadar Bir tesadüf sanırdım oysa Anladım ki şimdi hep Kader Öyle bir sevinçsin ki bende Tepeden tırnağa hep keder Nasılsa her gelen sonunda Gününü doldurur ve gider Anlatırsın sevdamızı sorulduğunda Her şafak çıglık çıglıga Yüreğimle koşup durdum Hangi felaket daha acıdır Gülüm senin yokluğun kadar Ağlamaya yüz tutar gençligim Bir seni unutmadım unutamadım Bir yerdesin Kendimi çoktan geçtigim Ve Şimdi Yokluğunun zindanlarında Volta atıyor acılarım Ellerimde kelepçe Ayağımda prangalar Dilimde türküsü denizin Yıl bilmem yol bilmem Ben çoktan acıları doyurdum Her şafak çıglıklara Yüreğimi koşup durdum Hangi felaket daha acıdır Gülüm senin yokluğun kadar Kanamaya yuz tutar Hecelerim,gecelerim,yaslandığım duvar Gidişime üzülme Beni korkutamaz karanlıklar Döner gelirim birgün Umutlarla kucak kucak Yeni Denizlerin ülkesine kurulacak.... & Aşık Alemi & Bu siirden esinlenip :) yazdigim bir siir ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ gözlerin gözlerime değince felâketim olurdu ağlardım beni sevmiyordun bilirdim bir sevdiğin vardı duyardım çöp gibi bir oğlan ipince hayırsızın biriydi fikrimce ne vakit karşımda görsem öldüreceğimden korkardım felâketim olurdu ağlardım ne vakit maçka’dan geçsem limanda hep gemiler olurdu ağaçlar kuş gibi gülerdi bir rüzgâr aklımı alırdı sessizce bir cıgara yakardın parmaklarımın ucunu yakardın kirpiklerini eğerdin bakardın üşürdüm içim ürperirdi felâketim olurdu ağlardım akşamlar bir roman gibi biterdi jezabel kan içinde yatardı limandan bir gemi giderdi sen kalkıp ona giderdin benzin mum gibi giderdin sabaha kadar kalırdın hayırsızın biriydi fikrimce güldü mü cenazeye benzerdi hele seni kollarına aldı mı felâketim olurdu ağlardım Attila İLHAN |
Gülüm senin yokluğun kadar
Kanamaya yuz tutar
Hecelerim,gecelerim,yaslandığım duvar ,,
cok güzel yazmissiniz..
yüreginize saglik.selamlar saygilar.