Aldım kağıdı kalemi bir şeyler yazmaya çalışacağım
Senin o vefasız gidişin mi yazayım beni sırtımdan vuruşunu mu
Yoksa gençlik baharımda benim belimi bükmeni mi

Hani bizler hep birlikte olacaktık hani bizler birbirimize sadık kalacaktık
Hani bizim boy boy çocuklarımız hani şefkatle dolan yuvamız olacaktı
Ama hepsi yalanmış hepsi dolanmış demek ki, sen şerefsizce çekip gittin evet şerefsizce diyorum
Çünkü bizim kitabımızda vefasızca kalleşçe gidenlere damga vurduğumuz sözümüzdür şerefsiz…

Cane demiştim adına gülüm demiştim adına ama bunlar hepsi sözde kaldı be Cane
Beni bir şerefsize satıp gitmek var mıydı bu koca aşkımın karşılığımıydı yoksa yaptıkların
Seni senle yaşamak varken bugün beni halden hale, renkten renge koymanın adı mıydı aşk.
Yada dertten derde sürmenin adı mıdır o kör olası aşk…

Ben Diyarbekir çocuğuyam cane ben Diyarbekirliyem sen belki anlayamadın belki de beni bazı sevdanın s sini bilmeyenlerle karıştırdın. Ama sana yeminle soyluyorum ki bugün benim sana olan duygularım bir Mecnunun Leylasına bir Ferhattın Şirinine ve bir Keremin Aslısına olan duygularından daha büyüktür.

Belki sen bunu görmüyor belki de duymuyorsun ama sen bir gün kalkıp beni bıraktığın yerlere döndüğün zaman sen de göreceksin ki bu davamda bu sevdam da ne kadar gerçekçi olduğumu herkesin dilindedir benim senden sonra yasadıklarım.
Senden sonra yıkılmaz bir insanın yıkıldığına şahit oldular. herkesin dilindedir benim yıkılmışlığım belki bu mısralarım bu sözlerim sana masal gelebilir ama sen bilemezsin ki bir insanın gençliğini yaşayamamasının ne kadar acı olduğunu

Sen tatmadın ki bir insanın duygularının yok olmasını
Sen görmedin ki bir sevenin sarhoşluğunu
Sen duymadın ki gidenin ardındaki acı feryatlarını
Sen hissetmedin ki yürekten akan kanın boşalırcasına toprağa karışmasını
Ve Sen bilmedin Hüseyinin benliğini ortaya koyarak sevdalanacağını

Evet Cane sen bunları bilseydin sen bunları hissetseydin sen bunları duysaydın ve sen bunları tatsaydın ancak o zaman ne demek istediğimi anlayacaktın
Geçenlerde haberin geldi bana bazı kalitesizlere en güzel duyguyu tattırmışsın baba yapmışsın hiç de hakketmediği halde vay beeee
Oysa sözün andımdı bana senden başkasına varmam senden başkasıyla olmam diye hani nerde verdiğin o sözlerin hani nerde o yeminlerin
demek ki sevgi fedakarlıktır sözün de yalanmış hiçbir fedakarlığını göremedim yada göstermeden çekip gittin

Sen akşamları o kalitesizi karşına alıp keyif çatarken ben uykuya hasretim
Sen çocuğunu kucağına alıp sevip sarmalarken ben hasretin kucağındayım
Sen mutluluktan dört köşe olurken ben köşe bucak insanlardan kaçmaktayım
Sen sevinç çığlıkları atarken ben acımdan derdimden feryatsız çığlıklardayım
Ve sen geleceğine toz pembe bakarken ben tozlu dumanlı hayattayım

Soruyorum sana şimdi seninki midir aşkı yaşamak yoksa aşkından sabahlayanın mı
Sen misin canı gönülden seven yoksa canını ortaya koyan mı
Sen misin sevdayı taşıyan yoksa sevdandan mecnun olan mı

Evet cane evet bu saatten sonra ne desem de boş çünkü sen yolunu çizmişsin o yol ki seni nereye götüreceği meçhul olan bir yol

Ben eski yerimdeyim bıraktığın yerde gün gelip de geri dönmeyi düşünürsen sana söz verdiğim yerde gözlerine bakıp yeminler ettiğim yerdeyim

Hoşça kal gizli yaram hoşça kal gönül sızım hoşça kal