Çok mu çektin kaderinden ?
Gözlerin, ah o gözlerin,
öylesine derin ki o gözlerin, suyu kurumuş boş bir kuyu gibi sanki, gözlerin, derin ve de kapkaranlık. çizgiler oluşmuş kenarlarında, derin çizgiler görünmekte nedense alnında, saçların kırarmış, ama eskisi gibi sık tarak geçmez cinsinden hala, sonra, çok da şişmanlamışsın, beden ölçülerin değişmiş fazlasıyla. nasır, tutmuş ellerin, geçmişte kalem tutan o narin küçük yumuşacık şefkatli ellerin, sarkmaya başlamış boynundan ibiklerin, belli ki sana bir haller olmuş, zamana ağlar olmuş hala o rengini çok beğendiğim gözlerin, çevresinde pek çok kırışıklar olsa da, zamanı senin yaşadıklarını anlatsa’ da. hala aynı renkte yorgun gözlerin. değişmeyen tek yerin var, o da hala yüzlerindeki gamzelerin, hala görünmekte onlar artık konca gibi açmasa da yüzlerinde, üzgün güllerden açar olmuş, güldün mü arada bir, o zoraki gülüşlerinde, dururlardı eskiden beri yanaklarını süsleyen o gamzelerin. Eskisi gibi değildi yoktu artık, o pembe, pembe güller açan yanakların, yıllar yormuştu, belki de çektiklerin yormuştu, hüzün doluydu, sararmış solgundu, yüzlerin. ben seni böyle tanımamıştım eskiden, öyle yorgun görmemiştim o beğendiğim güzel gözlerini, sararmış solgun da görmedim, gamzelerinde konca açan yüzlerini, kırışıklar da görmemiştim alnında, o gözlerinin çevresinde, hep tazeydi taze bir koncaydın baharda açan gibi, özledim şimdi. Özledim gülüşlerini, sevdiğini söyleyen gözlerini dilini, Ama yorgunsun söyleyecek tahammülün kalmamış belli ki halinden, pembe,pembeydi gülünce gamzelerinde konca güller açardı yanakların oysa, ne oldu sana ne oldu böyle, insanı bu kadar mı çok yıpratır şu zaman denilen, çok mu çile çektin sen, çok mu çektin kaderinden, benim gibi sen de. A.Yuksel Şanlıer 22 Eylul 2009 |
Mükemmel bir eser.
Saygı ve selamlar.