HASRET TÜRKÜSÜ
Utanmışçasına kızardı aydedenin yanakları
Ne bileyim belkide sana olan hasretimi kıskanırdı. Denize düşen yakamoza çizerdim hayalini Dalgalar dağıtırdı saçlarını Veee.. yine hasretin alır götürürdü uzaklara İçim titrerdi ellerinin sıcaklığından Kör bir sandalda asılırdım mazinin küreklerine. Yaşanmamış çocukluğum çalınmış hatıraların Rıhtımına doğru,bırakırdım sevdiklerimi bir bir geride Bakamazdım onlara ağlamaktan korkarak Oysa farkında olmadan yüreğime akardı gözyaşlarım Yosun yeşili hayallerim karardı birden Yapraklarımı savururdu elem rüzgarları Yorulurdu duaya kalkan ellerim Küserdim güneşimi saklayan buluta Onun haberi olmasa da Mahşerin kalabalığı yığılırdı yüreğime Her biri bir parçamı koparırdı Bir hüzün bırakırdı yerine Sevgi dilendiğim kapılar Kapanırdı suratıma çarpılırcasına Sarhoş ederdi beni yudum yudum içtiğim acılar Ve beni duymasada Seslenirdim sevdiğime bırakmasın beni diye Gelsin bir gece ansızın bir sevgi tohumu eksin kalbime Yada koparsın onu yerinden bedenim toprağa kalsın Çekip gitsin ardına bakmadan İstemem bir damla gözyaşı Ne de bir buruk çiçek Bana senin hasretin yeter... |
türküce.......
yan yüreğim yan.
beğenimle/heval.