18
Yorum
0
Beğeni
4,8
Puan
2029
Okunma

Gönül yalnızlıkların ,yorulmuşlukların,vefasızlıkların,yitik aşkların girdabında dolaşırken değerli şairlerimizin gönül kervanına katıldı.Tüm yüreklere selam olsun.
Ne ağlarsın gönül
Gecenin mateminde
İçindeki volkanların
Lavları dökülür bedenine
Nedir derdin neden yanarsın?
Yıldızlar dökülür gökyüzünden
Kısır koyunlara döner toprak
Hummaya düşer gönlün
Ne ağlarsın gönül…
İçimde hırçınlaşır deli dalgalar
Ruhum çarmıha gerildi
Masum bir ömür ağlar
Yakut bir kadehtim,aşk dolu
Granitten kayalarda kırıldım
Yeşermemiş yüreklerde sarıldım
Deva bilmez zincirine yollarım…
Harmanıma köz düştü
Kavurdu taneleri
Kül oldular birer birer
Gönül sarayımın haneleri
Ne asa kaldı elimde
Ne demir çelik gözlerimde
Feryadım yeri göğü inletti
Kalem yazmaz oldu
Acı vardı sözlerimde…
Söyle ne ağlarsın gönül…
Bir fidandım yürek gülşenin de
Bedenim benim ben bedende değilim
Baharım baltalarda can verdi
Ne tat,ne haz ne de sevinç oldular
Bir seher yeterdi boğdular
Gülsüz çakır diken parmaklarıyla
Söyle gönül ne ağlarsın…
Çiğdem gibi öksüz yetim
Çiğdem gibi mahzun sarı
Güneşler doğmasın istemem artık
Yalnızlığı elinle koymuş gibi bulursun
Toprağım susuz kaldı
Yalnızlığım bedenim ruhum ağlasın
Ateşsiz yanar mı insan
Ben sana yandım dedin adına
Her kadehte her lahza da
Dudak izlerinde vardım
Ahhh gönül söyle ne ağlarsın
Gülüşün öylesine buruklaşır susarsın
Çöl susuzu bu yolcunun önün de
Kervanlar vardı kaybettiğim
Dolu dizgin seferlerim vardı.
Gecesiz dünyam da bir garip
Leylâsını sarardı.
Bilirmisin coşkun denizlerin dalgasını
Ne leylâ özlemi var…
Yanan yüreği bir görsen
Nasıl ağlar?
Gözyaşı neymiş anlarsın o zaman
Neymiş anlarsın yâr…
Ağla gönül ağla şimdi
Ağlamak zamandır.
Kelâmi AKDEMİR-YOZGAT
1 Eylül 2009
5.0
90% (9)
3.0
10% (1)