Akşamüstü Hüzün doğuyor...
Uzak tuttum kendimi bir süre..
Herkesten, herşeyden.. Bu zamana kadar hep korktuğum, İnsanların yargısız infazlarına alışamadım.. Ya da, onlar bıkmadılar masumla oynamaktan.. Sorgulamadan.. Cevabını dahi anlamadan.. Her gelen bir şey alıp gidiyor benden.. Geceleri en parlayan yıldızlarım hep eksik.. Eksik uyanıyorum sabahlara.. Düşürüldüyse umutlarım en yukarıdan.. Kendi kaderim onları yerden toplamak.. Zaten çok kalmayacağım buralarda, Alışmışım istemeden kalp kırmaya.. Alışmışım kalbimin kapılarını hüzünle aralamaya.. Zordu bu zamanda sevmek.. Herkesin harcı değil, Kalbi ikiye bölüp, İnandığın o gözlere, Aslında bilinmezliğe emanet etmek.. İnanılması güç, aynadaki boşluğa adından bahsetmek.. Ufuktaki sınırlar çoktan çizildi, kalbime sığmayan hislerin, bir köşede gizli.. Sözde ’Aşk’ kelimelerle sınırldır.. Oysa gerçek ’Aşk’ sözsüzdür, cümlelere sığmaz.. Akşamüstü hüzün doğuyor, Güneşin tersine.. Bir ezgi yankılanıyor derinlerde, bir yerlerde.. Duyuyor musun? BuraK AKPINAR |