YAVRUMUN DERDİYavrumun derdinden yandım,yıkıldım, Yollarım tıkandı kara kış gibi. Aşırı stresten bezdim,sıkıldım, Bunca çabalarım,sanki boş gibi. Yirmi yıldır hasta bitmez,tükenmez, Evlenmek istemez,kızı beğenmez, Fazlaca şüpheli,bana güvenmez, Duyunca yıkıldım,sanki tuş gibi. Her zaman saplantı,kabus peşinde, Başarı,istikrar yoktur işinde. Gece ağrı başlar çürük dişinde, Uykudan uyanır,korku,düş gibi. İlaç kullanmıyor,dikkat etmiyor, Kırk yaşına geldi,gücüm yetmiyor. Doktorun sözüne zaten gitmiyor, Hiç dinlemez beni,durur taş gibi. Yaşanan kâbûsa,hep ortak oldum, Çareler aradım,kendimi yordum. Tevazu ederek hal hatır sordum, Kırıcı söz eder,soğuk duş gibi. Ezilir,büzülür çekeriz acı, Üstüne titrerler annesi,bacı. İltifat ederek versek ilacı, Şüphe ile bakar,sanki şaş gibi. Kınamayın dostlar kader yazgısı Yıllardır bitmiyor gönül ezgisi. Kuruntu,saplantı onun sezgisi, Bir gün uçar gider,yavru kuş gibi. Özgür’ün feryadı ne zaman biter, Buna şükür Mevlam olmasın beter. Çevreyle uyumlu olsaydı yeter, Bize öğüt verir sanki baş gibi. Kâzım Özgür 16/MART/2007 Eskişehir |
Buna şükür Mevlam olmasın beter.
Çevreyle uyumlu olsaydı yeter,
Bize öğüt verir sanki baş gibi.
ALLAH'IM ŞİFA VE SABIR VERSİN...ZORDA BIRAKMASIN...
SELAM VE SAYGILARIMLA