gepetto`nun şekil verdiği bir kukla değiliz bu yüzden hiç burnumuz uzamadı söylediğimiz yalanlar ardınca
dört mevsim ölümsüz yalnızlığı büyüttük koynumuzda eskimiş plaklarda yetim şarkılarda kaldı düşlerimiz görünürde her şey düşmandı lehçesi lâl ömür romanımızda
içimizin izbe odalarına bir aşkın gerçekleşebilme ihtimalini çizdik ve ayrılığın da... çizemedi picasso acının resmini insanlığın kırılmışlık halini
olmadı gönlümüzde hayallerimizin tahliyesi bu yüzden direndik her şafakta vuran kırağılara okuduğumuz onca kitapta /güya/ özgürlük yürürlükteydi yalnız yürürlükte değildi hayatta
geriye dönüp seceresini aldığımızda zamanın her nefesimiz geçmişti boşa biz yaşadığımızın resmiyetine inansakta ölmüş kadar yokuz aslında
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
içsel bir ağlatı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
içsel bir ağlatı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
içimizin izbe odalarına bir aşkın gerçekleşebilme ihtimalini çizdik ve ayrılığın da... çizemedi picasso acının resmini insanlığın kırılmışlık halini
yanlış masala uçmuş kuş misali kendi gögümüzü aradık durduk ... her kanat çırpışımızda biraz daha yara aldı kanatlarımız...
kocaman asma kilitler astık yüreğimizin kapılarına da ağırlığının altında biz bile ezildik...kim gelse duvar oldu ellerimiz...acının rengini bildikte söyleyemedik kendimize bile.doğduğumuz günden kıymetliydi öldüğümüz gün ...düşen takvim yapraklarından hafifti musalla taşı..
hayallerin tahliyesi gönül hapisanesinden...aşkı değil aşkın gerçekleşebilme ihtimalini çizdik yada istedik..şairce ve kelimeleri hallaç pamuğu gibi atan söylemeler bunlar..
içimizin izbe odalarına bir aşkın gerçekleşebilme ihtimalini çizdik ve ayrılığın da... çizemedi picasso acının resmini insanlığın kırılmışlık halini tebrikler.
Pikasso çizemedi belki ama şair çizmiş resmi istediği gibi. İllaki bir tualde olması gerekmez şiirde olmasıda yeter hatta dahada zordur şiirde çizebilmek. Kutluyorum. Saygılarımla.
Her gün güneş doğar yeterki açık olsun perdeler....kiralıksa hayat bizde ona göre var oluruz ..dibe vursada yaşam ..elbet bir güçle çıkarız bizde ... mükemmeldi sevgili ego yüreğine vurmasın hazan yeli kutlarım sevgiler
Gözyaşının en asil duruşudur, içimize gizlice akan nehirlerde varolmak. Etrafımızda onca kuklasal anlamlar varken bir de bunlara yalanlar eklenince, daha da derinlere saplanır yalnızlıklar. Bir kitap bir roman dedik hayata. Yaşadıkça anladık gerçekleri. Ne ilklimler eskisi kadar güzel geliyor bedenlere ne de dinlediğimi o taş plaklardaki şarkılar huzur veriyor benliklerimize.
Eline kalem alan birkaç oda, bir çiçek veya bir huzurlu ev çizebilir. Ya da ağlayan/gül’en bir kadın. Ama ya yüreğimizdeki kentleri hangi şair dökebilir satırlara, bizden başka –hiç bilemedik-
Ne hayallerimizi tahliye edebildik ne de özgürlük için savaşabildik. Soğuk bir gün doğumunda gülün üzerindeki damlalardaydık halbuki, hiç kimse bilemedi.
Ölüm kelimesini hiç sevmesem de şiirlerin finallerine öyle çok yakışıyor ki anlatamam. Buradaki düşüncelerim yerine aynı dizeleri kullanmak istiyorum “biz yaşadığımızın resmiyetine inansak ta, ölmüş kadar yokuz aslında. “
aslında bir şiirde dizelerin sadece kulakta bir anlamla yetinmesi hoş olabilir oysaki şiir dizelerin altında birçok mesajı birden vermeli bu yüzden böyle şiirleri seviyorum
anlamlı dizelerinize boynu bökük karanfillerimi selama kaldırıyorum
bir aşkın gerçekleşebilme ihtimalini çizdik
ve ayrılığın da...
çizemedi picasso acının resmini
insanlığın kırılmışlık halini
yanlış masala uçmuş kuş misali kendi gögümüzü aradık durduk ... her kanat çırpışımızda biraz daha yara aldı kanatlarımız...
kocaman asma kilitler astık yüreğimizin kapılarına da ağırlığının altında biz bile ezildik...kim gelse duvar oldu ellerimiz...acının rengini bildikte söyleyemedik kendimize bile.doğduğumuz günden kıymetliydi öldüğümüz gün ...düşen takvim yapraklarından hafifti musalla taşı..
zaten yoktuk var olduğumuz kadar...
tebrikler...çoktandır okumuyordum sizi...şiiridi okuduğuma sevindim...
sevgimle...