Metruk bir isyan meydanından
Kalmış gibi göğsüne sinmişti kokusu
Aşkın beybabası bir dua

İhmalli bir esenliği ekleyerek sesine
Sinli kaflı bir tembellikle hamledip
Ödünü büyütmüş bir kadınlığı başlatarak
Teninde ürkütmüştü ilk aşkı

Sussa sayılacaktı adımları
Konuşsa yüreği düşecekti ağzından
Bir ellik af diledi hayattan
Aşka mahal vermek için
Bin elif miktarı ah çekerek

İyiliğini hayrat kılmış bir günden
Nefesini boşaltarak
Çokluğu çocuk bir umutla
Neşelenmişti aşkı
Haddini hesap etmeden
/
Sipersiz gözleriyle uyandığı bir sabahtı
Kuşkulu bir akşamın nihayetinde
Işıkları alabildiğine köreltilmiş bir gecenin
Sağırlığından geçerek vardığı

İşte ölmek mıntıkasına gelmiş
Gövdesini basmıştı bu gerçeğin ipine

Şeklini şemailini umursamadan
Sevdiği her anı yeşerterek zihninde
Her renkten aşk diledi yeniden
Hayatı başlatabilmek için şiire
Şiire girebilmek için edebince

İhlaslı bir mutluluktu
Göğün ve arzın içinde parmak uçlarıyla aradığı
Ve her dokunuşunda aklanarak
Kendine biraz daha yaklaştığı