İstemediler Seni Ya RESULALLAH...
Bin dört yüz sene öncesinde Mekke sokakları
Günaha koşuyordu kulların ayakları Kız çocuklarının diri diri gömüldüğü zamanlardı Ömer bile Hazret olmadan önce bu kullardandı Ar,namus duygusu körelmişti Mekke’nin Anlatılması gerekiyordu tevhidin ve dinin Derken zuhur vakti geldi Nebi’nin yeryüzüne O Nebi ki;Nebiliği anlaşılıyordu bakınca yüzüne Muhammedül Emindi O,Ahmedi Mahmuttu Peygamberliğine dair her şey somuttu İnanmakta direndiler Mekke’nin kafirleri Ebu Cehil ve Ebu Lehebdi önderleri Neler yapmadılar ki işkence etmek adına Taşladılar;vücudunun her yerini kanatırcasına Tükürdüler yüzüne;başına işkembe koydular Hem de bunu kızı Fatıma’nın yanında yaptılar. Lakin ses çıkarmıyordu Nebi,onlara kızmıyordu BİLMİYORLAR YA RABBİ,BİLSELER YAPMAZLARDI, diyordu Bırakmadılar doğduğun yerde,istemediler seni İstemediler peşindeki iman ehli gönülleri Ey Kutlu Nebi,Ey Mürşidi Ekmel Peygamber Hala istemeyen var seni,hala kovma derdindeler YA RABBİ,sen ki rahimsin,alim,kerim ve gafur O’nu bilmeyenleri hidayete kavuştur… Mustafa Yılmaz/Hatay |