GÖZLERİNİN SEYYAR YAKICILIĞI
gözlerim,yalancı zil seslerinin
tenefüs aralarında gözetlemişti, gözlerinin seyyar yakıcılığını senle aşklaşmak için yardımcı olmadı bana, çocukluğumuzun kahramanı süpermen. ve hiç bir büyüğüm elimden tutup anlatmadı aşklaşmayı. sev dedi zaten tanrı, yazarlığını yaptığı kitaplarda da bunu anlattı. tüm yarışmalarda kabullenmiyordu yenilgiler, oysa en büyük erdemdir, kabullenmek yenilgiyi. ki; bilerek yenilerim senin olduğun yarışmalarda. senin evde olmadığın zamanları komşundan bilirdim aklıma gelmez hiç bir zaman üçüncü tekil kişi beynimin olduğu kasabaya dahi uğramaz üçüncü çoğul, sadece birinci ve ikinci tekil, bazen de kibarlık olsun diye ikinci çoğul. şimdi sana ait olmayan hiç bir şey yok, geçmişimin sabıkalarında. ben hiç veda etmek istemedim cuma günlerinden pazartesilere, bilmezsin hasretliğini, iki günlük gurbetinin. zar tutulmuz bir müddet sevda zamanlarında delikanlı gibi atarız zarları ve yüreğimin sana ayrılmış reklam bölümünün tabelalarının hiç birisinde, yabancı bir isim yoktur, uğramadı yüreğime, kültürel emparyalizmin oyunları. yüreğimden hareket eden, ruhsatsız bir araba, çarpar sana üzülürsün. her trafik çevirmesinde ezgisi belli olmayan,garip bir ses tonuyla çarpar yüreğim, dövünürsün, sana şakalarımın en komiğini saklamıştım, heybemin yırtık olmayan tek zulasında, verdiğimde gülmeyip,gitmiştin sana yaptığım tüm palyaçoluklarda büzülürsün. anlatmaya gerek yok, bilirsin palyoçonun gülmediği hikayeyi. kayıp ilanlarındaki ilanların hiçbiri, kaybolmamıştır aslında, kaçmıştır,sevdiklerini daha fazla üzmemek için derinden. oysa ben; hiç kaybolmaya poz vermemiştim sadece kaybolup,ayrılmak istemedim gözlerinden. intihara kafa tutup, kapanmıştı gözlerim görüntünden ayrılırken, varıpta gitmedi ecel elinden intikamların en büyüğünü yaşadı yasadışı yüreğim, bizzat ellerin tarafından. tüm atasözlerinde yoktur hisseli anlatımlar ve bazen atasözleri de, söyler yalan. sen bilmezsin, seni savundum hep, hocaların kürsüye çıkıp, elleri ceplerinde,merhametsiliği yüreğinde camları kıranlara küfretmesinde sana saklandım,her sigara içişimde ve ülkemin içişlerinde bir sonuca varmadı fail_i meçhul cinayetleri yok edilsede delilleri seninde bir parmağın vardır,parmak izlerinde. tüm sevdalara bıçak çekilmiş akşamlarda, kızlar korkar dışarı çıkmaya, çünkü torpil geçilmez hiç bir aşka, o sıralarda ben seni beklerdim, bilmezdin. geriye bir sensizlik kaldı Osmalıdan, bugünkü ülke sınırının otuz katı olmasına rağmen, önem vermemiş,demek ki ülkesine değer veren siyasiler coğrafyasına, oysa benim aklımdadır bedeninin coğrafyası. havada yalnızlık, havada hayalin, havada sevda, uçuşuyor adeta, yoksun sen aslında, derslerin en matematiğnde, alırken bana olan uzaklığının limitini, çalıntı bir zil çaldı,okulun hopörlöründen ama; en az orjinali kadar acılı ve yüreğim kadar sancılı gözlerim,yalancı zil seslerinin tenefüs aralarında gözetlemişti GÖZLERİNİN SEYYAR YAKICILIĞINI ..... yanmaya az kaldı... |